20 Mayıs 2012

ANKARA TOPLANTISI

8 Mayıs 2012 tarihinde KÜNAR Restoran Toplantı Salonunda Büyük Menderes üzerinde yapılan yatak ıslahı ve kanallama çalışmalarının yol açabileceği muhtemel sonuçların ABD başta olmak üzere diğer bazı ülkelerdeki nehirlerde gözlemlenen örnekler ışığında değerlendirildiği bir toplantı yapılmıştır. Toplantıda Platform üyesi Hilmi BOLATOĞLU tarafından bir sunum yapılmıştır.


Sunumda; 
*Nehir taşkınlarına karşı verilen ilk tepkinin nehri "ıslah" etme düşüncesi olduğu ancak bunun aceleci bir düşünce olduğu,
*Nehirleri sedde içine alarak derinleştirip genişletmeye yönelik mühendislik faaliyetlerinin tüm dünyada görüldüğü ancak ortaya çıkan olumsuzlukların elde edilen yarardan çok daha fazla olduğu hususunun dünya çapında yayımlanan çok sayıda bilimsel çalışmada ortaya konduğu,

*Ortaya çıkan olumsuzluklar nedeniyle kanallama faaliyetlerinden pek çok ülkenin vazgeçtiği ve Kissimmee Nehri (ABD Florida) örneğinde görüldüğü gibi milyar dolarlar seviyesinde bütçeler harcanarak eski hale geri getirme çabalarının başladığı,











*Nehir havza yönetiminde tek ölçütün taşkın 
koruması olarak düşünülmesinin doğru olmadığı, kültürel, çevresel ve ekonomik pek çok değişkenin hesaba katılarak bir nehir yönetimi planı oluşturulması gerektiği,

*Yalnızca kanallama yaparak taşkınların tamamen önlenmesinin mümkün olmadığı gibi kanallama sonucunda değiştirilen akarsu yapısının toprakta, yeraltı ve yerüstü sularında tuzluluk, fosfor, azot ve civa artışı, erozyonda artış, yeraltı sularının çekilmesi, nehir çevresi bitki ve hayvanlarının yok olması gibi çok çeşitli olumsuzlukları beraberinde getirebildiği,

*Nehirlerde yapılan kanallama işleminden sonra nehir yapısına bağlı olarak genellikle 30 yıl içinde nehir yatağının eski haline geri dönme eğiliminde olduğu,

*Kanallama sonucunda sedimantasyonun denize bağlanma (delta) bölgesinde nehir ağzı duvarı oluşturmasının kaçınılmaz olduğu, bu durumun yaşanan taşkınların sıklığını ve suyun kalma süresini uzatacağı,  

* Büyük Menderes nehrinin ve havzasının taşkınlardan korunması için izlenecek yöntemin "ben yaptım oldu" biçiminde değil havzanın ve nehrin kendine has özellikleri dikkate alınarak  bilimsel veri ve çalışmalara dayalı biçimde hayata geçirilmesi gerektiği,

* Büyük Menderes nehrinin yaşaması ve sağlıklı bir taşkın yönetimi sisteminin uygulanabilmesi için mutlaka belirli bir koridorun nehre ayrılmasının uygun olacağı, bu konuda Hollanda Hükümetince kabul edilen Nehre Yer Aç ("Room For the River") yaklaşımından yararlanılabileceği
hususlarında bilgiler aktarılmış ve konu katılımcılar tarafından tartışılmıştır. Toplantı sonunda konunun öncelikle yerel yönetimlerle paylaşılmasının uygun olacağı kanaatine varılmıştır.

12 Mayıs 2012

YENİPAZAR VE ATÇA TOPLANTILARI

Büyük Menderes Platformu, Büyük Menderes Havzasında Su ve Taşkın Yönetimi konusunda, yerel yöneticiler, üreticiler ve diğer ilgili taraflarla bir araya gelinmiş; özellikle son iki yıldır devam eden havzada taşkın olayı ve nedenleri tartışılmıştır.


Yenipazar ve Atça Belediye Başkanlıkları ile ortaklaşa düzenlenen etkinliklerde Büyük Menderes Platformu Üyesi Mehmet Ekizoğlu tarafından sunumlar yapılmıştır.


Sunumlarda, özellikle, Büyük Menderes Nehrinin ıslahı ve taşkın yönetimi önlemlerinin Havzadaki tarımsal üretim faaliyetleri üzerindeki etkileri katılımcılarla tartışılmıştır. Katılımcılar tarafından, taşkının Havzada meydana getirdiği olumsuz etkileri, Havzada Büyük Menderes Nehrinin iki yanında inşa edilmiş olan seddelerin taşkın önlemedeki yeterliliği, ortaya çıkardığı sorunlar ve muhtemel alternatif önlemler gündeme getirilmiştir.



Tartışmaların sonucunda, alternatif bir taşkın yönetimi sistemi olan ve  2008 yılında Hollanda Hükümetince resmen kabul edilmiş bulunan "Room for River" (Nehre Yer Aç) yaklaşımı Platform tarafından gündeme getirilmiş ve katılımcılar tarafından büyük ilgiyle karşılanmıştır.




Büyük Menderes Platformu olarak, sözkonusu etkinliklerde göstermiş oldukları misafirperverlikleri ve destekleri nedeniyle Yenipazar ve Atça Belediye Başkanlıklarına teşekkür bir borç biliriz.

18 Ocak 2012

BÜYÜK MENDERES’İN BİTMEYEN ÇİLESİ

Hiç lafı dolandırmayalım, yağmur yağdı, Menderes taştı. Söke Bağarası ovası göl oldu. Denizli’de taşkın koyunları önüne kattı, götürdü. Haberlere konu olmadı ama sedde yapılmış olan yerlerde de 3-4 yerde seddeler patladı ovaları su bastı.

Islah teranesi

Herkes feryadı bastı, Menderes ıslah edilsin, dereler ıslah edilsin. 20 yıldır hem Menderes ıslah ediliyor, hem de dereler ıslah ediliyor. Trilyonlar harcandı bu ıslaha. Geçen senelere kadar Çine Barajı bitirilsin, deniyordu. Çine Barajı da bitirildi, Menderes hala taşıyor, hala tarlalar göl..!

Ne ziraat odalarının aklına geliyor, ne yeni DSİ 21. Bölge Müdürümüzün aklına… Acaba bir şeyleri yanlış mı yapıyoruz?

Her yağmur yağdığında Menderes taşıyor, maddi zararlara yol açıyor.

Acaba biz Menderes’e yeterli yer vermiyor muyuz?

Batı Anadolu’nun en büyük nehrine geçerken bir bakın…

Her iki tarafı duvarlarla çevrilmiş, iki sedde arasına kıstırılmış, son santimine kadar tarlaların tehdidi altında, zavallı Büyük Menderes’imizi bir görün…

Böyle büyük, böylesine güçlü ve kadim bir nehir, böyle cendereye sokulmaya çalışılırsa ne olur?

Her sene işte böyle “taşkın” olur.

Islah ile olmuyor

Artık bunu anlayın ey muhtarlar, ey ziraat odaları… Islah ile olmuyor! Dereleri ıslah edeceğiz diye kanal haline getirince suyun debisini ve gücünü artırıp taşkına yol açıyorsunuz. Büyük Menderes Nehrini daraltıp sedde çekince su aşağı ovalarda büyük bir güçle patlıyor.. Bunu anlamak için mühendis olmaya gerek yok…

Artık Büyük Menderes’e hakkı olan yeri verme zamanı gelmedi mi? Hem kirlilik için, hem yer altı suları için, hem de doğa için artık nehre daha fazla yer vermemiz gerekiyor. Biraz daha göl, biraz daha sulak alan, biraz daha anlayış göstermemiz gerekiyor. Artık Büyük Menderes’in doğal taşkın yatağını işgal etmekten vazgeçmeli ve geri çekilmeliyiz.

Büyük Menderes bizden önce de buradaydı, antik devletler ona Meandros adını vermeden önce de buradaydı. Biz pamuğu, darıyı, domatesi öğrenmeden önce de o buradaydı. Biraz daha saygı göstermenin zamanı gelmedi mi? Büyük Menderes’in çilesi ne zaman bitecek?

---

Islah;
1-Suyun hızını artırır.
2-Suyun toprakla bağlantısını keser,
3-Islah alanında sürtünmeyi azalttığından suyun hızını artırır, mansapta ise hızla gelen su yığılır. Kanal kapasitesinin üzerinde suyun hızla toplanması nedeni ile de taşkına neden olur. Çünkü ıslah yatağı daraltıp, yatağı oluk haline getirme işidir.Yatak daraldığından ve mansapta hız düşüp bu sefer derinlik arttığından oluk kapasitesi her zaman yetersiz kalır,ve su oluktan dışarı taşar. Oluk aynı zamanda yatağın olduğu yerde bir yükselti de oluşturduğundan taşkında oluktan dışarı taşan sular, tekrar yatağa geri de dönemez. Böylece tahribat daha artar.
4-Islahın işe yaramayışının bir nedeni de; taşıdığı sedimantasyonu olukta hızlı akışı nedeni ile yatağa dengeli bir şekilde depo edememesi, en nihayetinde mansapta hız düşünce tüm sedimantasyonun bu alana biriktirmesi ve neticede bu alanlarda zaman içinde baraj gibi bir işleve neden olması nedeni ile yine taşkına neden olmasıdır..
5-Diğer yandan ıslah, suyun toprakla bağlantısını kopardığından toprağın bir önemli bir miktar suyu içinde depo etmesine de engel olmakta, böylece hem mansaptaki kaynakların kurumasına, hem biyolojik yaşama olumsuz etkilerde bulunmaktadır.

Bu sebeplerle "Islah" bir "taşkın önleme yöntemi" olarak işe yaramadığı gibi hem sucul ekıosisteme çok ciddi zarar verir hatta ortadan kaldırır, hem karasal-sucul floraya ciddi zarar verir, hem de bir bütün olarak ekosistemin devamlılığına tıkaç yapar.

Av.Yakup Şekip Okumuşoğlu