16 Nisan 2008

ZEYTİN VEJETASYON SUYU HAKKINDA

Zeytin Vegetasyon Suyunun Tarımda Geri Kazanılmasının Gerekçeleri ve Yaratacağı Katma Değer:

1- Zeytinyağı sektöründeki yaratacağı katma değer:

Zeytinyağı Üretim rekoltesi %16, yani 24,000 ton artacaktır. Neden ? Çünkü atık dediğimiz karasu %2- ile %5 zeytinyağı içermektedir.( Bakınız ZAE yayınları, Zeytin Karasuyu Kitabı) Bu ise ortalama 800,000 ton/yıl atık karasu üreten ülkemizde % 3 yağ kazanımı ile 24,000 ton zeytinyağı demektir. 4,000.-YTL/Ton fiyat ile 96,000,000.-YTL = 55,000,000.-euro ek katma değer demektir. Türkiye, bu miktar kadar, daha fazla zeytinyağı üretmiş olacaktır. Bu rakam, Türkiye de yapılması istenen 50 arıtma tesisi için harcanacak olan toplam yatırım tutarının 5 katına eşdeğerdir, Türkiye bunu isterse arıtmadan ve çevresini de kirletmeden bir yılda geri kazanabilir. Ne ile? Yeni yatırım ve yasal düzenlemeleri ve teşvikleri yeninden planlayarak ve uygulayarak. Şimdi, bu günkü duruma bakarak 10,000,000.-euro harcayıp arıtma tesisi kurulacak ve çalışması için de her yıl para harcanacak. Ne kadar mı harcanacak ? Aldığımız bilgi çerçevesinde Arıtmak için ton başına 50.-YTL ek kaynak tüketilmektedir. Yani; 800,000.-ton yıl atık vegetasyon suyu için 40,000,000.-YTL/yıl = 23,000,000.-Euro demektir. Bunu kim ödeyecektir? Çalışkan Sanayicimiz ve Milletimizin Efendisi Üreten Çiftçilerimiz. Çok geçmeden uygulamanın yanlışlığı fark edilerek en çok 3 yıl sonra 10,000,000.-euronun çöpe gideceğinden başka , aynı zamanda her yıl 23,000,000.-euro da çalışması için heba edilecektir. Ayrıca hasıl olabilecek 55,000,000.-euro/yıl dan da vazgeçilmiş olacaktır. Bunu kimler, ne için yapar ya da yapmak isterler araştırma daha doğrusu soruşturma konusudur. Bu konu ile ilgili çıkarılacak yasa ve düzenlemelerden ve uygulamalardan dolayı, İlgili kurum ve Yetkililerini göreve davet etmek isteriz.

2.Çevre kirliliği problemine olan katkısı :

2 faz çalışma sisteminin benimsenmesi ile kirlilik ortadan kalkacaktır. Bu sayede Arıtma tesisleri için harcanacak 10,000,000.-euro sektör yatırımlarının desteklenmesine teşvik olarak kullandırılabilir. Çünkü 1 yılda, 5 katı geri dönecektir. Kirlilik sebeplerine kısaca bir göz atmak gerekirse; Bugün Zeytinyağı üretim tesislerindeki mevcut “Vegetasyon Suyu” dinlendirme ve bekletme havuzlarının ( Lagünlerinin) yetersiz olması sebebi ile en yakın yere çok fazla miktarda deşarj edilmektedir. Bu sebeple içerdiği yağ ve yağlı posa (zeytinin eti, suyu) ile toprak yüzeyinde geçirimsiz bir katman oluşturmaktadır. Geçirimsiz olduğundan Toprak altındaki canlılık ancak oksijenle hayat bulduğundan, havalanamayan toprak içindeki bitki kökleri ve mikroorganizmalar havasızlıktan ölmektedir. Evet, Havasız kalan toprak nedeniyle içindeki yaşam son bulmaktadır. Buna sebep; atık suyun yoğun olarak bir yere kontrolsüz deşarj edilmesidir. Dinlenmediği için ve kontrolsüz gelişi güzel bırakıldıklarından ve uygun topraklar seçilmediğinden uygun miktarlarda verilmediğinden, sonuç kirlilik olmaktadır. Buna Organik zenginliğin kullanılamamasının yarattığı müsriflik demek daha doğru. Sanayici Atık Vegetasyon Suyunu asla, hiçbir zaman atmasın demek bu konuyu çözmez, kangren haline getirir. Şimdiki uygulamada organik atığın her şekilde deşarjı yasa ile yasaklanmıştır. Yani deşarjın tespiti halinde 28,000.-YTL para cezası sonra da hapis cezası. Üretim sonucu çıkan vegetasyon suyu bugün herhangi bir değer ifade etmediğinden Zeytinin işlendiği Sanayi Tesislerinde bırakılmakta, sanayici de bunu hiçbir yere atamaz durumda çaresizdir. Burada anlatılması istenen çözüm önerimizi açıklamak gerekirse ; 1 zeytinyağı üretiliyor ise 5 katı Vegetasyon suyu hasıl olmaktadır. Zeytinyağının üretici ekonomisine doğrudan katkısı vardır ve değerlendirilmektedir. Suyu ne bir değer olduğu bilinmediği ve kullanılması için herhangi bir planlama yapılmadığı için Sanayici ile baş başadır. Doğrudur, atılmasın. Elde tutulsun belli bir süre (önerilen 30 gün). Sanayici hepsini değil ama 30 günlük atık miktarını tutacak altyapısını hazırlasın. Çünkü bu süre sonunda kirlilik yükü %70 oranında azalmış olmakta ve zararlı bileşikler faydalı duruma gelmektedir. Bu konuda İtalya 1996 senesinde tarımda kullanılması ile ilgili kanun hazırlamış ve uygulamış 2005 yılında ise gerek görülen düzeltmeler ile detaylandırılmış ve tarımda kullanılırlığı pekiştirilmiş, nasıl daha iyi faydalanılacağı tarif edilmiştir. AB üyesi yolunda adım adım hazırlanırken bu günden yarını görerek yapılaşma içinde olmamız Yarınları güvence altına almamızın bir gereğidir. Üye olmadan bile değiştirmek zorunda olduğumuz yasalara bir göz atınız. Çevre kanunu da bunlardan birisi ve vegetasyon suları da bu kanunun içinde değerlendirilmektedir. Bu hazırlık 2 faz çalışılması durumuna geçene kadar kirlilik yükünü faydaya dönüştürürken, 2 faz çalışılması durumunda da rezerv sulu prina havuzu olarak kullanılacak ve sevk problemlerinde tesisin üretimini aksatmayacaktır. Bu sayede Daha kaliteli yağ elde edileceğinden ve daha çok yağ hasıl olacağından Türkiye de bir gün 2 faz çalışma, geçerli yöntem haline gelecek ve atık Vegetasyon Suyu çıkmaz olacaktır. Ve hepsinden önemlisi kirlilik bitecektir. Bu konuda vizyon sahibi her sektör temsilcisinin rahatlıkla görebileceği bir detaydır. Bu sayede 2 faz prina işleyecek yeni tesislerin önü açılırken azalan ve faydalı hale getirilen ve belli bölgelerde toplanan faydalı atığı mevcut altyapı ve oluşumlar ile tarımda kazanmak karlılık yaratacaktır. Kaynağımız Heba olmayacaktır.

3. Vegetasyon Suyu sorun değil aynı zamanda Tarım Sektörü için yeni bir Kaynak olacaktır. Tarım topraklarımızda organik madde % 0,5-1,5 arasında çok fakirken, Kontrollü uygulamalar sonucu %2,5-5 normal değerlere gelmesi sağlanabilir. Bunun için Mevcut altyapıyı uygun dönemlerde, kontrollü kullanarak. Ek yatırım yapmadan Devletten destek değil, sadece izin isteyerek. Yatırımcıyı bu yönde teşvik ederek.Bu konudaki uygulama yönetmeliklerini ve yasal düzenlemeleri doğru yaparak. Müstahsile uygulama yöntem ve bilgisini tarım teşkilatı altyapısında vererek. Sonuçta yaratacağı katma değer için ipucu vermek gerekirse; Pamukta 100 kg/da, Mısırda 200Kg./da verim artışı alındığı literatür ve uygulama sonuçlarıdır. Birim fiyatları üzerinden, fazla ve kaliteli alınan ürün miktarının YTL tutarı, atılmayan gübre ve ilaç Parası, hepsinden önemlisi kıt su kaynaklarımıza rağmen Kullanılabilir hale geldikten sonra Tarım arazilerinde gübre etkisinden faydalanılacak , susuzluk yaşanan tarım topraklarında, toprak yapısının iyileşerek su tutma kabiliyeti yükseltilmesinde kullanılacaktır. Karasuyun suyundan da istifade edilebilmesi vs. vs hesaplanarak Katma değeri bulabilirsiniz.
Ne kadar saha da uygulanabileceği ise eldeki sınırlı Vegetasyon Suyu kaynağı açısından, miktarına endeksli bir hesaplama daha doğru olacaktır. Tarımda kullanımı 5-8 ton / dekar uygun tarım arazileri için önerilmektedir. Bakınız İtalya da 1996 da çıkarılmış kanun ve 2005 yılı Temmuz ayında daki kararname. Türkiye deki atık Zeytin Vegetasyon Suyu ne kadardır? 150.000.-ton/yıl zeytinyağı için 5,5 katı yağlık zeytin kabul edilebilir bu da aynı miktarda karasu demektir. Yani 825,000.-ton atık Zeytin Vegetasyon Suyu demektir. Bu da 103,125 dekar tarım arazisi demektir = 103,125,000 metrekaredir. =100 km kare alan yeterlidir. Yani eni ve boyu 10 km olan bir tarım alanı yeterli görünüyor. Biz artan zeytin üretimi ve olağan üstü üretim miktarları desek de bu atık Zeytin Vegetasyon suyumuzu 150 km kare alanda kullanmak problemi çözmektedir. İşte bu kadar az alan ancak organik tarım için tesis edilmiş organize sera üretim alanlarında kullanmak kaynağa en uygun kullanım olacaktır. Bunu da planlamak zor olmasa gerek. Bu konuyu hangi kurum, nasıl düzenlemelidir meclisimizde teşekkül etmiş Zeytin ve zeytinyağı araştırma komisyonunun asli görevi olmalıdır.

4. Zeytinyağı Sektörüne üretim amaçlı yeni tesis yatırımları kazandırılırken, sağlanan katma değer, yüksek ve istihdam sağlayıcı olacaktır. Sağlanacak ek istihdam işsizlik sorununa faydadır.


5. Türkiye gelecekte daha çok zeytinyağı ve daha kaliteli zeytinyağını ucuza üretmiş olacaktır. Tüketimi ve toplum sağlığını da olumlu etkileyen önemli bir katkıdır. Ortalama ölüm yaşı yükselecek, daha sağlıklı ve dinç toplum bireylerinin oluşması desteklenmiş olacaktır. (En uzun yaşayan insanların Girit adasında olması bir tesadüf değil kişi başı ortalama 24 Kg/Yıl zeytinyağı tüketmelerindendir. Bu günün Türkiye sinde kişi başı tüketim ortalama 1,5 - 2 kg/yıl olduğu; İhracat ve üretim miktarları ile nüfus sayımızın matematik hesabında görülmektedir.)

6. Sektör atıkları kıymetlendirildiğinde atıklar kayıt altına girecek dolayısı ile üretimde kayıt altına alınmış olacaktır. Üreticiye sağlanan destek kendiliğinden sektör içinde verilmiş olacak ve kayıt dışı işlem ortadan kalkacaktır. Sektör atıklarından elde edeceği kazancı müstahsili ile paylaşacak, sanayici tamamlayacağı sektör yatırımları ile hizmet ve ürün kalitesini yükseltirken artan üretimi ile verim, birim maliyeti azalacaktır. Üründe KG başına destek alan üretici, kaliteli ve çok Ürettiği için desteklenmiş ve üretime özendirilmiş olacaktır.

7. İstatistik ve rekolte verileri daha doğru, buna bağlı yatırım planlama, üretim politikaları ve pazarlama stratejileri yerinde olacaktır.

8.Tarım topraklarımızın organik yapısı güçlenen ve su tutma kabiliyeti de iyileşen topraklar olduğunda, entansif tarım uygulamaları etkisi, var senesi yok senesi ürün rekolite dalgalanmasını en aza indirecektir.


M.Taylan ŞENOL – Zir Müh. / İşl.
Aydın Sanayi Odası Zeytinyağı Meslek Komitesi Mec. Üy.
Zeytinyağı Üreticileri Dayanışma Derneği Bşk.